5 Mayıs 2025 Pazartesi

KOL SAATİ


sokaklara adım attığımda 

adımlarda geçmişi koklarım. 

benim için zihnimden gözlerime dökülen,

farklı bir kül gibidir artık o. 

zihnimden burnumu çatlatırcasına inen bir sancı gibi,

hüznün derin soluklarını hissederim. 

sokaklara adım attığımda,

gençlik aşklarımı, kahkahalarımı, ağlamalarımı, çöküşlerimi teker teker yerdeki parke taşlarına işlerim. 

şimdi üstünden ceset misali geçebilirim. 

aklımın beni halden hale soktuğu bir sabah vaktinde, 

gözlerimi deniz kıyısında buldum. 

sokaklarda taştan yığma yaşantım yetmezmiş gibi,

artık suya yazı yazmayı düşünmeliyim. 

şimdi söyle bana,

niye bu çaba? 

ayakkabılarımın bağcığı için sokak ortasında eğilip, 

yolu dinleyebilecek kadar yere yakınım. 

bir sabah vakti o halde gözümü açtığım yerden devam ederek 

belki

yine yere eğilmeliyim. 

alabileceğim bir hava yok ve yazdığım tek şey boğulmak olacak. 

kolumda taşıdığım saat olmasa 

rakamlar hep aynı kasvet dakikasını gösteriyor sanarım. 


bir cuma gecesini kurban etmeliyim. 

bilirsin, 

burada sonlar hep cumada olur. 

göğsümüzde açan cumaların hep var olacağını biliyorum. 

o halde yüzümü dünden yarına çeviririm. 

bir vedayı kendime çok görmemeliyim değil mi?

sokağımın son köşesine geldiğimde

beni vedanın karası boğar artık.

kara, 

hem de kömür karası. 

göz karası,

belki, yüz karası yaşantısı.

1 yorum:

DEVİRİM

  Hayata bir merhaba gerekti. Elvedalarla dolu geçmişin Gururlu ama sessiz çırpınışı Gözlere korku yüklerdi. Anlamalıydı bahçe görme...